Kasım 08, 2014

Tsaritsyno Park

Bugünkü keşif rotası Tsaritsyno Park, toplam 550 hektarlık kocaman bir park, biraz bizim Belgrad ormanlarını anımsatıyor. Fark mı , düzenli yürüyüş patikaları ve mangalsız hava sahası
Gel gezelim dedi kocam, peşindeyim hayatım dedim.
 Parkın içindeki bu saray Büyük Katerina tarafından yaptırılmış, gerçekten iriceymiş Katerina bu arada her ne kadar ismini bundan almasa da.
1775 yılında bölgeden geçerken çok beğenmiş ve satın almış, ilk yapılan binayı beğenmeyince "Yıkıla ve mimar kovula emri" vermiş. Koca Katerina hem arazide onun parada , yıkılmış ve tekrar yapılmaya başlanmış. Bahçede hala eski yapının kalıntıları görülmekte. Yanlızca saray değil bir opera evi, bir de kilise var , ayrica arazı içine yerleştilimiş başka ufak yapılar. Ama o hayatta iken bittiğini görmek kısmet olmamış. Ondan sonra gelenler de ilgi göstermemiş harap olmuş yıllar içinde. 1984 de başlanan restarasyon çalışmaları 2005' de tamamlanmış ve müze olarak ilk misafirlerini 2007'de kabul etmeye başlamış.
 Parkın içi sonbahar yapraklarından oluşan bir halı ile kaplı. Her mevsimde ayrı bir güzellikte olduğunu tahmin ediyorum. Karla , ya da yeşil çimenlerle kaplı halini görmek yapılacaklar listeme eklendi.

 Bizdeki gibi her parka konulan spor aletleri yok burada, ben şahsen o metal yığınlarından hiç hazzetmiyorum, ama voleybol oynamak için 5-6 file koymuşlar bir bölüme hepsi de doluydu.
Bir ara aldım başımı gittim, bunu yazdım sonra dedim ki başım olmadan nereye zaten ne demek ki bu?
 Yansımalar; ağaçların ki suda , bizim ki karşılaştığımız her insanda

Demem o dur ki, buralara yolunuz düşerse ve de vaktiniz olursa gelin görün bu cenneti . Bu arada evden buraya metro ile geldik , araba yok, trafik stresi yok. Dileğim cennet İstanbul daha fazla betona dönüşmeden bizim de buna benzer nefes alacak alanlarımız ve bunu gerçekleştirecek yöneticilerimiz olsun.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder