Mart 27, 2010

Sevgili arkadaşlarım için dikildi, yanlızca 2 tane değil bir sürü, güle güle kullansınlar.




Mart 21, 2010

İstanbul'a bahar geldi,iki gündür güneş içimizi ısıtıyor. Dün pek yararlanamadım kendisinden, işyerinden bir arkadaşla birlikte mekan tuttuk Ataşehir Beyaz Fırın'ı sabah 9'dan akşam 7'ye kadar yüzlerce satır test adımı yazdık yeni bir sistem için.
Akşam eve döndüğümde beynim sürekli iş akışı düşünüyordu.

Kurtarmak için kendimi bu döngüden açtım makinayı,aldım kızları,yaptım bir kolaj,yerleştiler çanta üstüne.

Oh be kendime geldim , aşağı huzurunuzdalar.




Bu da vitrinde görüpte, "Aaaa! Ben niye yapmıyorum motorsiklet aplik" diye fotoladığım bir kare.




Gitmeden hazırladığım baykuş, kızıma bakmak için gelen annem tarafından tamamlanmış , yakında çanta biter bende yayınlarım.

Söylemeyi unutuyordum neredeyse , Beyaz Fırın'da bir leyya çantası gördüm :), çok güzeldi, gidip sahibine "Ben biliyorum bu çantayı dikeni" dememek için zor tuttum kendimi.

Mart 16, 2010

Güneşli bir Paris sabahından Günaydınnnnn, işe başlamadan önce hemen sizlere merhaba demek istedim.

Akşam çektiğim fotografları yukleyip yarın paylaşacağım sizinle, bu sefer şehrin göbeğinde kalıyorum. Oda max 10 metrekare ama otelden çıkar çıkmaz herşey ayağınızın altında .

Bu arada bir ödülde lolipu'dan gelmiş , en sevdiğim sitelerden biridir onunki . Yine soruları pas geçiyorum ve kendisine kocaman sevgilerimi gönderiyorum.

Mart 14, 2010

Ben yarın yine gidiyorum, bu hafta da yokum. Gitmeden bir telaş aşağıdaki pisiyi bitirdim, baykuşuda iğneledim ki dönünce hazır yapacak iş olsun.





Bu arada sevgili çelebi'den aşağıdaki ödül geldi, özellikle pek bir şey üretemediğim bu günlerde beni çok mutlu etti.

Ben yine oyun bozanlık yapıp ödülün kurallarını değiştireceğim.

Ödülü sayfasını tıklama şansı bulduğum tüm bloggerlara gönderiyorum.

Mart 08, 2010

Kendisi daha öncede yapılmıştı, blogda gorulup begenilmiş,tekrar istendi. Biraz daha süslenerek tekrar yapıldı.


Kızlar postalanacak bu hafta, Ankara yolcusu.

Bu baykuş sarıya da yakıştı, ne dersiniz?
Nasıl ama, arabaları kaplatıyoruz artık, tek tip arabalara son. Bu minik Londra sokaklarından, evet sesim çıkmadı çünkü bu seferde bir haftalığına Londra ofiste çalıştım.



Londra merkezde kaldım ama ofis Uxbridge'de, hergun once metro sonra 15 dakika altaki manzaraların eşliğinde yürüyüş. Sürekli yağan yağmur dışında muhteşemdi.



Aksamları ise, dolaşıldı , yenildi içildi.



Ama dönülür dönülmez çantaya devam.... Devamı yarın